Yok, yok! Eski tuğla model telefonlara geri dönmüyoruz. Görseldeki iPhone’u görüp eyvah demenize gerek yok, o iPhone hem ilk nesil (2G) hem de uzaktan kumanda! İlk nesil olması onun kendi problemi ama uzaktan kumanda olması hepimizin neşesi, keyfi!
Eğer sizler de benim gibi iPhone’nunuzu uzaktan kumandaya çevirmeyi hayal etmiş, internette biraz araştırma yapmışsanız bu hayalin sadece bir fantazi olmadığını zaten biliyorsunuz demektir. Çeşitli absürd, pahalı ekipmanlar ve çoğu zaman ihtiyaç duyduğu internet bağlatısı ile iPhone uzaktan emretme işlevini uzun zamandır yerine getirebiliyordu. Ama bu kadar adı gibi “mini”si ilk defa piyasaya çıkıyor.
Paketimiz bundan ibaret. Kullanmadığınız zaman içinde taşımanız için anahtarlık; çünkü neredeyse her şeyi kontrol ediyor, eşin dostun evinde ahaliyi kıl etmek için de bire bir, cihazın kendisi ve bir adet açıklama kitapçığı. Yok, yok, içinde kurulum CD’si falan yok çünkü Redeye Mini’nin bilgisayarınız ile işi yok. Kumanda edebilmek için gerek duyduğu yazılım Appstore’da ücretsiz olarak veriliyor. Aşağıda linkini bulabilirsiniz.
Peki bu “mini kırmızı göz” nasıl çalışıyor? Bir kere her infrared (kızılötesi) kumandada olduğu gibi iPhone’nu da kumanda edeceğiniz cihazın alıcısına nişanlamanız ve birbirlerini görmeleri gerekiyor. O yüzden araya duvar girdi, çalışmadı gibi şikayetlerin şuandan itibaren geçerliliği kalmamıştır. iPhone ile hükmettiği cihazın arasının fazla açık olmaması gerektiğini de hatırlatayım. Maksimum 10 metre gibi bir uzaklık değeri verilmiş, bilginize. Cihazı ile ikamet ettiği koltuğu arasında 10 metreden fazla olanlar zengin okuyucularımız çok yüz TL’lik universal remote’lar ile işi zaten çoktan çözmüştür, gerisini okumasalar da olur.
Nasıl çalıştığı konusuna dönersek, resmi web sitesinden aynen çevirip yazıyorum . “Kulaklık girişine takılan minik apartın içinde 45 binden fazla tanımlı infrared kod ile neredeyse dünya üzerindeki her cihazı kontrol eder.” diyor web sitesi. Kodlar zaten tanımlı olduğu için orjinal kumandayla tanıştırmak da gerekmiyor. Biliyorsunuz, diğer universal remote’larda önce cihazın orjinal kumandası ile aldığınız universal remote’un frekanslarını tanıştırmanız gerekiyor, sonra kullanabiliyorsunuz. Redeye Mini’de ise buna gerek yok. Bir Windows tanımı olan “Plug & Play” (Tak & Kullan, Oyna, Coş) Redeye Mini’ye cuk oturuyor. Tanıştırma mecburiyetinin olmaması benim gibi kaybettiğiniz orjinal ya da bozuk ve tedavülden kalkmış kumandalar için de pek faideli oluyor.
Sözü fazla uzatmaya gerek yok diyeceğim ama belirtmek zorunda olduğum birkaç konu daha var. “Zorunda olduğum” tabirinin altını çiziyorum çünkü kafanızda can bulan “Kaç para bu cihaz?” ve daha da önemlisi “Nereden alacağız bu şirin varlığı?” sorularının cevabını vermediğimi biliyorum. Aslında birine cevap vermek de istemiyorum. Korkmayın, fiyatı değil cevap vermek istemediğim çünkü fiyatı 49 USD, ~ 75 TL gibi sunduğu hizmete göre “uygun” bir fiyat . Asıl can sıkan kısım henüz Türkiye’de resmi satışının olmayışı! “Be adam, ne halt yemeye okutuyorsun bize bunları?” diyen bodos arkadaşlarıma önceden hazırladığım yanıtı yapıştırmak istiyorum; eBay ne güne duruyor arkadaşlar? Digiturk, D-Smart, televizyon, hi-fi, radyo, DVD Player, vs kumandaları ile Discovery Uzay Mekik’i kokpitine dönmüş sehpalarımızı derleyip toplamak, üzerine güzide dergiler yığıp içkilere yer açabilmek için şuan tek yardımcımız eBay. Ancak kısa zaman içinde Doğubank menşeili girişimci dükkanlardan birinde görürsek de şaşırmayalım. Redeye Mini Amerika’da daha geçen hafta piyasa çıktı. Belki yazımızın birilerini tetikler, daha da erken ulaşırız bu başarılı anahtarlığa!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder